just so Anlamı, Karşılığı

# A B C Ç D E F G H I İ J K L M N O Ö P Q R S Ş T U Ü V W X Y Z

İngilizce - Türkçe

  • just so
    1. çok düzenli bir halde: She keeps her house just so. Evini çok muntazam tutuyor. 2. çok dikkatli bir şekilde: When you´re with them you have to behave just so. Onlarla beraberken çok dikkatli davranman lazım. 3. şartıyla: Go where you will, just so you get back here by six. Nereye gitmek istersen git, ancak her halükârda altıda burada ol.
  • just so
    belirli bir şekilde/bir sisteme göre düzenlenmiş.